Kamulaştırma ve kemer sıkmanın gündemde olduğu bu dönemde, A.B.D. hükümeti İslam ile ilgili bir okuma listesi yayınladı.
Ulusal Beşeri Bilimler Vakfı (The National Endowment for the Humanities) iki özel vakfı da (Carnegie ve Duke) yanına alarak "Amerika Birleşik Devletleri ve diğer ülkelerdeki Müslümanların yerleşimleri, tarihçeleri, inançları, alışkanlıkları ve kültürleri üzerine yeni ve farklı yaklaşımlar" sunmayı hedefleyen "Müslüman Yolculuklar" projesini finanse etti. Projenin ana bileşeni olan ve yaklaşık 1.000 kütüphaneye gönderilen İslam üzerine 25 kitap ve 3 filmden oluşan "Müslüman Yolculuklar Kitaplığının" yanı sıra, bir web sitesi ve bazı diğer aktiviteler de vardır. Bu projeyi kamuoyunun dikkatine sunan Marvin Olasky, tüm projenin 1 milyon Amerikan Doları civarında olduğunu tahmin etmektedir.
Bu projeye farkında olmadan katkıda bulunan bir vergi mükellefi ve İslam ve Orta Doğu üzerine kendi kaynakçasını oluşturmuş biri olarak Ulusal Beşeri Bilimler Vakfı'nın (NEH) gururlanmak adına ve ülke çapında yaymak için seçtiği 25 kitap ilgimi çekmekte.
Bu listenin karakteristiği yumuşaklıktır: bu 25 kitap İslami medeniyetlerin göz alıcı taraflarını özellikle ortaçağa ait ifadeleri vurgulamak ve İslam dinini teşvik etmek için güncel haber başlıklarını sessizce görmezden gelmektedir. Zamanında "benzersiz bir kültürel etkinlik... bir medeniyeti diğerine—derinlik ve çeşitlilik anlamında—tanıtmak çabasından öte bir şey olmayan" olarak tanımlanan 1976 İngiliz İslam Festivalinin Dünyası kadar bereketli bir çalışma değil. Ama yine de, aradaki zaman sürecinde olanlar göz önüne alındığında bir insan nasıl böyle bir görkemin peşinden gidebilir?
NEH ve benim listem arasında bazı küçük benzerlikler var; bir yazar (Faslı yazar Fatima Mernisi) ve bir seri (Oxford Üniversitesi tarafında yayımlanan Oldukça Kısa Giriş serisi)
Ancak amaçlarımız daha farklı olamazdı: Ben okurların neden 32 isimlik en çok aranan teröristler listesinin 30'unun Müslüman olduğunu ve İslamcılığın bugünün dünyasında nasıl olup ta barbarlığın ana aracı haline geldiğini anlamalarına yardımcı olurken, vakfın listesi okuyucu tüm tatsızlıklardan uzak tutuyor. Benim haber başlıklarının arka planındaki bilgileri sağladığım yerde, NEH hepsini görmezden geliyor ve federal hükümetin alışkanlık haline getirdiği gibi İslam ile her şey yolundaymış gibi davranıyor.
Ben en can alıcı soruya cevap aramaktayım: Muhammet kimdi? İslam'ın tarihsel etkisi nedir? Cihat savaşları ne zaman başladı? İslamcılık neden yükseldi? Aşiret kültürü siyasi hayatı nasıl etkilemektedir? Ilımlı İslam için umut belirtileri nerede bulunabilir? Bunun aksine, NEH'in listesi oradan buradan alınmış yüzeysel bir bilgi sunuyor – şiir, kişisel hikayeler, eski eserler, mimari, din ve tarih, orijinal metinler ve bir miktar güncel olaylar tercihen kurgusal olarak sunulmakta. Örneğin, Hişam Matar'ın Erkekler Diyarında isimli kitabında Kaddafi'nin Libya'sında büyüyen bir çocuğun hikayesi anlatılır.
NEH, Jim Al-Khalili'nin başka kaynaklardan kopyalanmış Bilgelik Evi: Arap Bilimi Eski Bilgiyi Nasıl Kurtardı ve Bize Rönesans'ı Verdi eserini tavsiye ederken, ben Marshall G. S. Hodgson'un 3 ciltlik bilimsel başyapıtı, İslam Girişimi'ni öneriyorum. Khalid Durán'ın İslam'a Giriş ya da Bassam Tibi'nin Aşırı Tutuculuğun Sorunları gibi sağlam ve kararlı İslam karşıtı Müslümanların kitaplarını öneriyorum. Tabii ki, vakıf—bir hükümet kuruluşu başka ne yapar ki?—Kanadalı sahte ılımlı Ingrid Mattson ve Obama yönetiminin gözdesi Eboo Patel'in de dahil olduğu İslamcıları teşvik ediyor.
Benim kitaplarım bu alanda yıllara dayanan kişisel bir seçki iken; onlarınki dört standart akademisyenden (Leila Golestaneh Austin, Giancarlo Casale, Frederick Denny, ve Kambiz GhaneaBassiri) ve var olan durumla uyum içindeki bir gazeteciden (Deborah Amos) oluşan komite tarafından seçilen ıvır zıvırdan ibaret.
NEH'in kaynakçası bana ilginç ve önemli konuların yerine "Türkiye'deki Cinsiyet ve Etnik Politikaların Çoklu Sınır Bölgelerinde 'Kadınların Yerini' Sorunsallaştırması" ve "Türk Kadınlar Birliği ve Türkiye'de Kadın Hakları Politikaları, 1929-1935" gibi anlaşılması güç feminist sorunların tercih edildiği Orta Doğu Araştırmaları Derneği'nin yıllık toplantılarını anımsatıyor.
Bu başlıklardan anlaşılacağı gibi, bugünün bilim adamlarının bir çok NEH kitabının yaptığı gibi hiç kimsenin sormadığı sorulara odaklanma gibi garip bir eğilimi var. Taş Ev: Bir Evin, Ailenin ve Kayıp Orta Doğu'nun Hatıraları'nda Anthony Shadid Lübnan'da bulunan atalarından kalma evi restore etme çabalarını; Kamila Shamsie Kırık Ayetler: Bir Roman'da Karaşi'deki bir televizyon gazetecisinin hikayesini anlatır.
Bir vergi mükellefi ve bir uzman olarak, NEH'in hazırladığı listeyi kınıyorum. "Yeni ve farklı bakış açılarını" temsil etmekten uzak bir şekilde, bilinen akademik kafa karıştırıcılıyı İslami üstüncülük ile karıştırarak sunuyor. Bu bize hükümetlerin yapmaması gereken bir çok şey olduğunu hatırlatıyor ki, bunlardan biri de kaynakça derlemek.