Donald Trump 27 Ocak tarihinde Amerika Birleşik Devletlerine gelmek için başvuran yabancılar ile ilgili yeni radikal prosedürler saptayan kanun kararında bir başkanlık emri yayınladı. Daha önce bu konuda bildirdiği görüşleri üzerine inşa edilen "sıkı güvenlik araştırması" emri şunu ifade ediyor:
Amerika Birleşik Devletleri, Amerikan vatandaşlarını korumak için, ülkeye kabul edilenlerin kendisine ve kurucu ilkelerine karşı düşmanca tavır takınmadığını garantiye almalıdır. Amerika Birleşik Devletleri, Anayasasını desteklemeyen veya Amerikan hukukunu şiddet yanlışı ideolojiler ile değiştirmek isteyenleri ülkeye kabul edemez ve etmemelidir. Buna ek olarak, Amerika Birleşik Devletleri bağnazlık veya nefret ("namus" cinayetleri, kadınlara yönelik diğer şiddet biçimleri veya kendilerinden farklı bir dine bağlı olanların zulme tabi tutulması da dahil olmak üzere) eylemlerine karışanların ya da herhangi bir ırk, cinsiyet ya da cinsel yönelime sahip Amerikalıları baskıya maruz kılmak isteyenlerin ülkeye girmesine izin vermemelidir.
Bu paragraf sıkı güvenlik araştırmasını eyleme dökme konusunda bazı soru işaretlerini gündeme getiriyor: "Amerika'nın kendisine ve kurucu prensiplerine düşmanca tavır takınmayan" yabancılar diğerlerinden nasıl ayırt edilecek? Hükümet yetkilileri "Amerikan hukukunu şiddet yanlısı ideolojiler ile değiştirecek olanları" nasıl anlayacak? Daha spesifik olarak, yeni prosedürlerin neredeyse sadece ülkeye daha fazla İslamcı girmesine izin verme korkusu ile ilgili olduğu düşünülürse, bu tür insanlar nasıl tanımlanacak?
Burada bunların uygulanabilir olduğunu ve başkanlık emrinin bunu gerçekleştirecek temeli oluşturduğunu tartışacağım. Aynı zamanda bunları gerçekleştirmek büyük beceri gerektirdiğinden pahalı ve zaman alıcıdır. İslamcılar ülkeden uzak tutulabilmeleri sağlanabilir ama çok kolay bir şekilde değil.
Zorluk
İslamcılar derken (ılımlı Müslümanların aksine) yaklaşık Müslümanların yüzde 10-15'ini oluşturan İslami hukuku (Şeriat) tümüyle uygulamak isteyenleri kast ediyorum. Bunlar, kadınları kısıtlamak, gayrimüslimleri boyunduruk altına almak, şiddet yoluyla cihad ve dünyayı yönetmek için halifelik kurmak gibi (daha pek çoğu arasından bazıları) ortaçağ yasalarını uygulamak istiyorlar.
Pek çok gayrimüslim için İslamcılığın son kırk yıldaki yükselişi İslam dinini aşırılık, karışıklık, saldırganlık ve şiddet ile eş anlamlı yaptı. Ancak, sorun tüm Müslümanlar değil İslamcılardır: tüm Müslümanların değil onların hemen Amerika Birleşik Devletleri ve diğer Batı ülkelerinden dışlanmaları gerekiyor. Sadece bu da değil, İslamcı karanlığa karşı insani ve modern bir alternatif sunabilecekleri için İslamcılığı sona erdirmenin anahtarı İslamcılık karşıtı Müslümanlardır.
Ancak basit bir litmus testi var olmadığından İslamcıları tanımak kolay bir konu değil. Müslümanlık dinine uygun yaşayanlar arasında Siyonistler olabildiği gibi çarşaf giyen bazı kadınlar İslamcılık karşıtı olduğundan, kılık kıyafet yanıltıcı olabilir; ya da bazı yüksek mühendisler şiddet yanlışı İslamcılar olduğundan bir insanın mesleği fazla bir şey ifade eder mi? Aynı şekilde sakal, içkiye karşı olma, namaz ve çok eşlilik de bir Müslümanın siyasi görüşü hakkında bir şey anlatmıyor. Konuyu daha da kafa karıştırıcı hale getirmek istersek, bazı inananlar fikirlerini zaman içinde değiştirirken İslamcılar sıklıkla hislerini gizliyorlar ve ılımlıymış gibi davranıyorlar.
Son olarak, grinin tonları konuyu daha da karıştırıyor.. Washingon Enstitüsü'nden Robert Satloff'un işaret ettiği gibi, Gallup yayınlarında 2007'de çıkan Who Speaks for Islam? What a Billion Muslims Really Think/İslam Adına Konuşanlar Kimler? Bir Milyar Müslüman Gerçekten Ne Düşünüyor isimli bir kitap 10 ülkede 50,000'den daha fazla Müslüman arasında yapılan bir anket sonucunda 11 Eylül saldırılarını Müslümanların yüzde 7'sinin "tamamen haklı", yüzde 13.5'inin tamamen ya da "büyük ölçüde haklı" ve yüzde 36.6'sının tamamen, büyük ölçüde ya da "bir dereceye kadar haklı" bulduğunu tespit etmiş bulunuyor. Bu gruplardan hangisi İslamcı hangisi değil olarak tanımlanabilir?
"The U.S. Government's Poor Record on Islamists" başlıklı uzun bir blog yazımda gösterdiğim gibi bu gibi entelektüel zorluklarla karşılaşan Amerikalı bürokratlar şaşırtıcı biçimde beceriksizler. İslamcılar Beyaz Saray'ı, Savunma, Adalet, Dışişleri ve Hazine bakanlıklarını, Kongreyi, kolluk kuvvetinin pek çoğunu ve gereğinden fazla belediyeyi kandırdılar. Bu konudaki bir kaç örnek:
- 2001 yılında Pentagon daha ileri bir tarihte insansız hava aracından atılan füze ile infaz edilen Amerikan İslamcısı Enver el Avlaki'yi öğlen yemeğine davet etti.
- 2002 yılında FBI sözcüsü Bill Carter Amerikan Müslüman Konseyi'ni (AMC) "Amerika Birleşik Devletleri'ndeki en yaygın Müslüman grup" olarak nitelendirdi—sadece iki yıl önce büro AMC'nin kurucusu ve lideri Abdurahman Alamoudi'yi terörle ilgili suçlardan tutuklamıştı. Alamoudi şu anda 23 yıllık hapis cezasının yarısı kadarını yatmış bulunuyor.
- 2003 yılında George W. Bush gizli İslamcı Halid Ebu el Fadl'ı olmayacak bir şekilde Amerika Birleşik Devletleri Uluslarası Dini Özgürlükler Komisyonuna atadı.
- 2015 yılında Beyaz Saray, başlangıçta bilinen bir terör grubu tarafından finanse edilmesine, çalışanlarının terör ile ilgili suçlardan sıklıkla tutuklanıp sınır dışı edilmesine, düzenbaz tarihine ve İslam'ı Amerika'daki tek kabul edilen din yapma amacını taşıyan liderliğine rağmen personeli arasında Amerikan-İslami İlişkiler Konseyi'nden (AİİK) danışmanlar bulundurdu.
Bu konuya adadığım tüm dikkate rağmen sahte ılımlılar beni bile kandırdılar. 2000 yılında Tarık Ramadan tarafından yazılan bir kitaba övgüler düzdüm: dört yıl sonra Amerika Birleşik Devletleri'nden ihracını savundum. 2003 yılında Kamal Nawash isimli bir Cumhuriyetçiyi kınadım: iki yıl sonra onayladım. Onlar mı değişti yoksa benim anlayışım mı? On yıl kadar sonra hala emin değilim.
Benzer Tarama/Eleme Standartları
Göçe dönersek, bu kafa karışıklığı sözde ziyaretçi ve göçmenlerin hakkında çok daha fazla bilgi edinme ihtiyacına işaret ediyor. Neyse ki, Trump'ın 27 Ocak 2017 tarihinde imzaladığı başkanlık emri "Protecting the Nation from Foreign Terrorist Enrty into the United States/Vatandaşları Amerika Birleşik Devletlerine Giren Yabancı Teröristlerden Koruma" tam da bunu gerektiriyor. "Sahtekarlık temelinde zarar verme amacıyla ya da girişlerini takiben zarar verme riski taşıyan" bireylerin Amerika Birleşik Devletleri'ne girmesini engelleme amacıyla "Benzer Tarama/Eleme Standartları" diye adlandırılan sistem çağrısında bulunuyor. Bu emir (benimki kadar cüretkar) öğeler içeren benzer tarama standardı ve süreçlerini gerektiriyor:
- Şahsın bizzat kendisi ile görüşme;
- Farklı kişiler tarafından aynı belgelerin kopyalarının kullanılmasını engellemek için başvuru sahibi tarafından sunulan belgelerin bulunduğu bir veritabanı;
- Hileli cevapları ve kötü niyetleri belirlemeye yönelik sorular içeren düzeltilmiş başvuru formları;
- Başvuru sahibinin başvurduğunu iddia ettiği kişi olduğunu sağlama alacak bir mekanizma;
- Başvuran kişinin toplumun pozitif katkıda bulunan bir üyesi olma ihtimalini ve başvuran kişinin ulusal çıkarlara katkıda bulunma becerisini değerlendiren bir süreç;
- Başvuru sahibinin Amerika Birleşik Devletleri'ne girdikten sonra suç işleme ya da terör eylemi yapma niyetinin olup olmadığını değerlendiren bir mekanizma.
1, 3, 5 ve 6 nolu unsurlar takip eden analizde özetlenen sürece izin veriyor ve bu unsurları talep ediyor. Bu süreç iki ana bileşen içermektedir, derinlemesine araştırma ve yoğun görüşmeler.
Araştırma
Biri güvenlik izini için başvurduğunda sabıka kaydı sorgulaması ailesini, arkadaşlarını, iş arkadaşlarını, işini, üye olduğu dernekleri ve faaliyetlerini içermelidir. Sorgulamayı yürüten ajanlar bütün bunları şüpheli ifadeler, ilişkiler ve eylemlerin yanında anormallikler ve boşluklar için de sorgulamalıdır. Şüpheli bir şey bulduklarında soruna odaklı bir gözle daha derinlemesine araştırmalıdırlar. Hükümet sırlarına ulaşmak ülkeye girmekten daha mı önemli? Güvenlik izninde olduğu gibi göçmenlik süreci göçmen adayının soruşturulmasıyla başlamalı ve sınır polisleri sorunları derinlemesine araştırmalıdırlar.
Ayrıca, güvenlik izninde olduğu gibi, bu süreç siyasi bir boyuta da sahip olmalıdır: Soruşturulan kişinin görüşleri Anayasa ile uyumlu mu? Kısa bir süre önce, sadece entelektüeller, aktivistler ve dini figürler görüşlerini kayda geçiriyorlardı; ama şimdi internet ve internetin herkese sunduğu kalıcı, kamusal alanda ve özellikle sosyal medyada (Facebook, Twitter vs.) yazılı ya da video olarak yorum yapma özelliği sayesinde güçlü görüşleri olan hemen herkes bu görüşlerini açığa vuruyorlar. Bu veriler İslam, gayrimüslimler, kadınlar ve taktik olarak şiddet gibi pek çok önemli konuda filtreden geçmemiş görüşleri ortaya sunuyor. (Bu kaynağın istismar edilebilmesi aşikar görünüyor olabilir ama ABD göçmenlik yetkilileri bunu yapmaz ve böylece Belçika polisi gibi akşam 9 ile saban 5 arasında baskın yapmamayı seçerek kendini kontrol edebilir.)
Nefret dolu, aleni ve sakınmasız cihadcılar söz konusu olduğunda bu araştırma onları dışlamak için kanıt sağlamada yeterlidir. Hatta bazı şiddet içermeyen İslamcılar ılımlılıklarını gururla ilan ediyorlar. Ancak pek çok İslamcı daha ılımlı ve sakın bir ton benimsiyor, amaçları ılımlı görünerek ülkeye girebilmek ve ondan sonra kanuni yollarla Şeriat'ı empoze etmek. Yukardaki Ebu El Fadl veya AİİK gibi bazı örneklerin önerdiği üzere bu durumlarda araştırma sıklıkla yetersiz kalıyor çünkü temkinli İslamcılar amaçlarını saklıyor ve kayıtsızca gerçeği gizliyorlar. Bu durum bizi giriş görüşmelerine getiriyor.
Giriş Görüşmeleri
Yasaya uygun davranan İslamcıların gerçek görüşlerini rutin bir şekilde gizlediklerini varsayarsak, onların ülkeye girmelerine izin vermeden önce bir mülakat yapılması gereklidir. Tabii ki, bu mülakatlar gönüllülük esasına dayalıdır, hiç kimse göçmenlik için başvurmaya zorlanamaz, bu mülakatlar aynı zamanda çok kapsamlı olmalıdır:
Kayıtlı: Sorgulanan kişinin açık izni ile ("Bu görüşmenin kayıt altına alındığını anlıyor ve kabul ediyorsun, doğru mu?") görüşme görünür bir şekilde videoya alınmalı ki, işlemler tartışmasız bir şekilde kayıt altında olsun. Bu, görüşülen kişinin kelimelerinin, tonunun, konuşma şeklinin, yüz ifadelerinin ve vücut dilinin daha fazla incelenmesine olanak tanır. İçerik kadar biçim de önemlidir: görüşme yapılan kişi gülümsüyor, kıpırdanıyor, göz kırpıyor, göz teması kuruyor, tekrar ediyor, terliyor, titriyor, yoruluyor, sıklıkla tuvalete molalarına ihtiyaç duyuyor ya da kendini sözlü olmayan biçimlerde ifade ediyor mu?
Poligraf: Yalan makinası yararlı bilgi sağlamasa bile görüşülen kişinin gerçeği söylemesine neden olabilir.
Yemin etme: Yalan söylemenin olasılıkla hapis cezası ile cezalandırılabileceğini bilme gerçeği söylemek için güçlü bir teşvik edicidir.
Kamuoyu: Eğer adaylar (özel hayatları ile ilgili soruların aksine) soyut sorulara verecekleri cevapların kamuoyuna açık hale getirileceğini bilirse, bu adayın hile yapma ihtimalini düşürür. Örneğin, İslami hukukun tam anlamıyla uygulanması konusundaki inancı sorulduğunda bir İslamcı eğer cevaplarının başkaları tarafından da görüleceğini bilirse soruya yanlış cevap verme ihtimali çok daha az olacaktır.
Çoklu: İslamcı tavır tek bir soruyla açığa çıkartılamaz; etkili bir görüşme eşcinsellikten halifeliğe kadar pek çok konuda soru gruplarının olmasını gerektirir. Cevaplar bir bütünün içinde değerlendirmelidirler.
Spesifik: Kişinin bakış açısını belirlemeye yönelik "İslam barış dini midir?", "Terörizmi Kınıyor musunuz?", "Masum insanların öldürülmesine tepkiniz nedir?" gibi muğlak sorular kişinin barış, terörizm, masumlar gibi kelimeleri nasıl tanımladığına fazlasıyla bağlı olduğundan bu tür sorulardan kaçınılmalıdır. Bunun yerine sorular belli bir noktaya odaklı ve net olmalıdır: "Müslümanlar, başka bir dine geçmek veya ateist olmak için İslam'dan çıkabilirler mi?" "Müslüman biri İslam'dan vazgeçme hakkına sahip midir?"
İfadede çeşitlilik: Gerçeği ortaya çıkarmaya yönelik soru sormak, aynı soruyu farklı kelimeler ve vurgu farklılıklarıyla sorarak sapma ve tutarsızlıklar bulmak demektir. Örneğin: "Bir kadın toplum içinde yüzünü gösterebilir mi?" "Yüzlerini aile bağına sahip olmadıkları erkeklere gösteren kadınlar için ne gibi bir cezadan yanasınız?" "Kadınların evlerinden yüzlerini kapatmadan dışarı çıkmadıklarından emin olmak erkeklerinsorumluluğu mu?" "Hükümet kadınların yüzlerini kapatmaları konusunda ısrarcı olmalı mı?" "Kadınlar yüzlerini kapatınca toplum düzeni daha mı iyi olur?" Bu sorulardan her biri farklı yollarla sorulabilir ve cevaplayan kişinin yanıtlarını veya duygularının derinliğini kovalayacak sorularla genişletilebilir.
Yinelenen: Haftalar, aylar ve hatta daha uzun bir süre boyunca sorular tekrar ve tekrar sorulmalıdır. Bu çok önemlidir: yalanları hatırlamak gerçekleri hatırlamaktan çok daha zordur, sorulan soruların sayısı ve sorgulamalar arasındaki zamanaşımı ile cevap veren kişinin cevaplarını değiştirme ihtimali artmaktadır. Tutarsızlıklar ortaya çıktıkça soruyu soran kişi bu tutarsızlıklar üzerine yoğunlaşabilir ve bunların tabiatını, kapsamını ve önemini araştırabilir.
Sorular
Hangi spesifik soruların yararlı bilgileri ortaya çıkaracağına yönelik ilkeler.
Bu yazara ait olan aşağıdaki sorular üzerlerinde temellendirilmek üzere önerilmişlerdir ve kendini bu konuda düşünmeye adamış bir dolu araştırmacıdan elde edilmiştir. Zamanın Suriyeli Müslüman kökenli milletvekili Naser Khader 2002 yılında bir dizi başlangıç sorusu önerdi. Bir sene sonra, bu satırların yazarı yedi konu başlığını kapsayan bir liste yayınladı. Bunu aralarında Mısırlı liberal Müslüman Tarek Heggy, liberal Müslüman Amerikalı Tashbit Sayyed ve Zuhdi Jasser, "Sam Solomon" adıyla bilinen eski bir Müslüman, RAND kurumuna bağlı bir grup ve analist Robert Spencer'in olduğu başkaları takip etti. Eylül 2005 tarihli Alman eyaleti Baden-Wurttemberg tarafından yöneltilen sorular özel ilgi kaynağıdır çünkü (benzer amaçlarlar göçmenlik değil vatandaşlık için tasarlanmış) resmi bir belgedir.
İslam doktrini:
1. Modern zamanlardaki değişimlerin ışığında Müslümanlar Kuran'ı yeniden yorumlayabilirler mi?
2. Müslümanlar başka bir dine geçmek ya da ateist olmak için İslam dininden çıkabilirler mi?
3. Bankalar bankadaki para için makul bir faiz talep edebilirler mi (mesela enflasyonun yüzde 3 üstünde)?
4. Takiye (İslam adına inancını gizleme, inkar etme) meşru mudur?
İslami çoğulculuk:
5. Müslümanlar hangi İslami kurala uyacaklarına (örneğin alkol alma ama domuz eti yememe) karar verebilirler mi?
6. Tekfir (bir Müslümanı kafir ilan etme) kabul edilebilir bir şey mi?
7. [Sadece Sünnilere sorulmuş:] Sufiler, İbadiler ve Şiiler Müslüman mıdır?
8. Sizin İslam'ı yaşama şeklinizle aynı fikirde olmayan Müslümanlar kafir midirler?
Devlet ve İslam:
9. Camiyi ve devleti ayırarak dinin devletten ayrılması ile ilgili ne düşünüyorsunuz?
10. İslami gelenekler seküler kurallarla çakıştığında (örneğin, kadın sürücülerin ehliyet resminde yüzlerinin örtülü olması) gelenekler mi yoksa kurallar mı önce gelir?
11. Devlet namaza zorlamalı mıdır?
12. Devlet Ramazan ayı boyunca besin tüketimin yasaklamalı ve bu yasağı ihlal edenleri cezalandırmalı mıdır?
13. Devlet domuz eti yiyen, alkol tüketen ve kumar oynayan Müslümanları cezalandırmalı mıdır?
14. Devlet zinayı cezalandırmalı mıdır?
15. Ya eşcinsellik?
16. Suudi Arabistan'da olduğu gibi mutavvayı (dini polis ekibi) onaylıyor musunuz?
17. Devlet Şeriat'ın cezai yaptırımlarını uygulamalı mıdır?
18. Biri namus cinayetine kurban gittiğinde devlet hoşgörülü olmalı mıdır?
19. Hükümetler Müslümanların İslam'dan ayrılmasını yasaklamalı mıdır?
Evlilik ve boşanma:
20. Bir koca itaatsiz davranan eşini dövme hakkına sahip midir?
21. Erkeklerin eşlerini ve kızlarını eve kapatmaları iyi bir fikir midir?
22. Ebeveynler çocuklarının kimle evleneceğine karar verme hakkına sahipler midir?
23. Kızınız Müslüman olmayan bir erkekle evlenmesine nasıl bir tepki gösterirdiniz?
24. Çok eşlilik kabul edilir bir durum mudur?
25. Bir koca ikinci, üçüncü, dördüncü karısıyla evlenmeden önce ilk karısının onayını almalı mıdır?
26. Bir kadın boşanmayı başlatmak için kocasıyla eşit haklara sahip olmalı mıdır?
27. Boşanma durumunda, kadının çocukların velayetine sahip olma hakkı var mıdır?
Kadın hakları:
28. Müslüman kadınlar erkeklerle eşit haklara (örneğin, miras paylaşımı ya da mahkemede şahitlik) sahip olmalı mıdır?
29. Bir kadın cinsel organını ve göğüslerini örttüğü sürece saçını, kollarını, bacaklarını gösteren şeyleri istediği gibi giyme hakkına sahip midir?
30. Müslüman kadınlar istedikleri gibi gidip gelebilir ya da seyahat edebilirler mi?
31. Müslüman kadınlar evin dışında çalışma hakkına sahip midirler veya bir velinin onayını mı almalıdırlar?
32. Müslüman kadınlar Müslüman olmayan erkeklerle evlenebilirler mi?
33. Erkekler ve kadınlar okulda, işte ve cemiyette ayrılmalılar mı?
34. Belli meslekler sadece erkekler veya kadınların yapması için ayrılmalı mıdır? Eğer öyleyse hangi meslekler?
35. Kadınların üst düzey hükümet makamlarında görev yapmasını kabul ediyor musunuz?
36. Acil bir durumda, sizi karşı cinsten bir doktorun ameliyat ya da tedavi etmesine izin verir misiniz?
Cinsel aktivite:
37. Bir koca eşiyle zorla seks yapma hakkına sahip midir?
38. Kadın sünneti İslam dininin bir parçası mıdır?
39. Taşlama zina için gerekçeli bir ceza mıdır?
40. Aile fertleri onurları kirlettiğine inandıkları bir kadını öldürme hakkına sahipler midir?
41. Eşcinsel olduğunu ilan eden çocuğunuza nasıl karşılık verirsiniz?
Okullar:
42. Çocuğunuz gayrimüslümlerin tarihini öğrenmeli midir?
43. Okullarda öğrencilere Şeriat'ın kişisel bir kod veya hükümet kanunlarının Şeriat hukuna dayanması gerektiği öğretilmeli midir?
44. Kızınız okuldaki spor etkinliklerinde, özellikle yüzme derslerinde yer alabilir mi?
45. Çocuğunuzun geceleme de dahil olmak üzere okul tarafından düzenlenen turlara gitmesine izin verir misiniz?
46. Kızınız üniversiteye gitmekte ısrar ederse ne yaparsınız?
Müslümanların Eleştirisi:
47. İslam sadece barışçıl yöntemlerle mi yayıldı?
48. İslam'ın köklerine yönelik bilimsel araştırmaların meşruiyetini, bu araştırmalar kabul edilen tarih üzerinde şüphe uyandırsa bile kabul ediyor musunuz?
49. Müslümanların 11 Eylül saldırılarından sorumlu olduğunu kabul ediyor musunuz?
50. İslam Devleti/İŞİD/DAEŞ doğası gereği İslamcı mıdır?
İslamcılıkla Mücadele:
51. İslamcılıkla müdahale etmek için gelişmiş güvenlik önlemlerini sizin daha fazla araştırmaya (örneğin havaalanı güvenlikleri) tabii tutulmanız anlamına gelse bile kabul ediyor musunuz?
52. Cihadı finanse etmek ile suçlanan kurumların kapatılması önyargılı Müslümanlık karşıtlığının bir belirtisi midir?
53. Batıda yaşayan Müslümanlar kolluk kuvvetleri ile işbirliği yapmalı mıdırlar?
54. Orduya katılmalı mıdırlar?
55. "Terörle mücadele" İslam ile mücadele midir?
Gayrimüslimler (genel olarak):
56. Bütün insanlar, cinsiyetleri, etnik kökenleri, cinsel tercihleri ve dini inançları ne olursa olsun eşit hakları hak ediyorlar mı?
57. Gayrimüslimler Müslümanlar ile tamamıyla aynı haklara sahip olmalı mıdırlar?
58. Diğer tek tanrılı dinlerin geçerliliğini kabul ediyor musunuz?
59. (Hinduizm gibi) çok tanrılı dinlerin?
60. Müslümanlar gayrimüslimlerden üstün müdür?
61. Gayrimüslimler İslam hukukuna tabi olmalı mıdır?
62. Müslümanların gayrimüslimlerden öğreneceği herhangi bir şey var mıdır?
63. Gayrimüslimler cennete gidebilirler mi?
64. Gayrimüslimleri evinize davet ediyor ve onların evlerine gidiyor musunuz?
Gayrimüslimler (Darüsselam):
65. Müslümanlar "Kutsal Kitap Halklarını" (örneğin Yahudiler ve Hristiyanlar) ekstra vergi ödemeye zorlayabilirler mi?
66. Diğer tek tanrıcılar kendi inançlarını Müslüman çoğunluğa sahip ülkelerde oluşturup faaliyetlerde bulunabilirler mi?
67. Ya çok tanrıcılar?
68. Suudi hükümeti gayrimüslimler üzerindeki tarihi Mekke ve Medine'ye girme yasağını korumaya devam etmeli midir?
69. Hıristiyan gurbetçilerin kiliseler inşa etmesine izin vermeli midir?
70. Bütün tabasının Müslüman olması gerektiği şartını kaldırmalı mıdır?
Gayrimüslimler (Darülharp):
71. Müslümanlar "kendilerine itaat ettiklerini hissedene" kadar Yahudiler ve Hıristiyanlar ile savaşmalı mıdırlar? (Kuran'ı Kerim 9:29).
72. Gayrimüslimlerin köleleştirilmesi kabul edilir bir durum mudur?
73. İslam peygamberine küfür eden ya da Kuran'ı yakan bireylerin tutuklanması kabul edilir bir durum mudur?
74. Devlet bu tür eylemlere karşı bir şey yapmazsa Müslümanlar bireysel bir şekilde harekete geçebilir mi?
75. Gayrimüslim çoğunluğa sahip hükümeti olan bir ülkede tamamen Müslüman bir hayat sürdürmek mümkün müdür?
76. Bir Müslüman gayrimüslim çoğunluğa sahip bir hükümeti ve kanunlarını kabul etmeli yoksa İslam'ı üstün kılmak için mi çalışmalıdır?
77. Gayrimüslim hükümetlerin çoğunluğu sizin kayıtsız şartsız sadakatinizi kazanabilirler mi?
78. Kiliseleri yakan ya da sinagogları yağmalayan Müslümanlar cezalandırılmalı mıdırlar?
79. İslam'ı yaymak için cihada destek veriyor musunuz?
Şiddet:
80. Suçluların fiziksel cezalar ile (sakatlama, parçalama, çarmıha germe) cezalandırılmasını onaylıyor musunuz?
81. Kafa kesme kabul edilebilir bir ceza biçimi midir?
82. Müslümanların iktidarını genişletmeye yönelik bir savaş biçimi olarak cihad bugünün dünyasında kabul edilebilir bir şey midir?
83. Müslümanların saldırıya geçtiklerinde "Allahu Ekber" diye bağırmaları ne anlama gelmektedir?
84. Boko Haram, Hamas, Hizbullah, İslami Cihad, İslam Devleti, El Kaide, Şabab ve Taliban gibi şiddet içeren örgütleri kınıyor musunuz?
Batı ülkeleri:
85. İslami olmayan kurumlar ahlaksız ve çökmüşler midir yoksa ahlaklı ve erdemli olabilirler mi?
86. Yeni Zelanda gibi gayrimüslim ülkelerin İslam idealine uygun olarak yaşamak için Müslüman çoğunluğa sahip ülkelerden daha iyi olduğunu gösteren araştırmalara katılıyor musunuz?
87. Batı tarzı özgürlük bir başarı mıdır yoksa ahlaki çöküşün bir formu mudur? Neden?
88. Batı ülkelerinin çoğunluk Hıristiyan olduğunu kabul ediyor musunuz yoksa onları çoğunluğu Müslüman olan ülkelere dönüştürmeye mi çalışıyorsunuz?
89. Batılı ülkelerdeki yaşantının seküler olduğunu kabul ediyor musunuz yoksa onların İslami hukuka sahip olmaları için mi çalışıyorsunuz?
90. Şeriat polisinin Müslüman çoğunluğa sahip mahallelerde İslami ahlak kurallarını uygulamak için devriye gezmesi konusunda ne düşünüyorsunuz?
91. ABD Anayasasının (ya da diğer ülkelerdeki eşdeğerleri) Kuran ile yer değiştirdiğini görmek ister misiniz?
Bu mülakat:
92. Böyle bir göçmenlik mülakatında, soruyu soran kişiyi aldatma İslam'a hizmet ederse, yalan söyleme aklanır mı?
93. Sizin bu sorulara doğru cevap verdiğin konusunda size neden güvenmeliyim?
Mülakat ile İlgili Gözlemler
Bu sorular, ülkeye kimin girmesine karar vermeye yardımcı olmanın ötesinde polis sorgulamaları ya da hassas işe alma pozisyonları ile ilgili görüşmeler gibi diğer alanlarda da yardımcı olabilir. (Batılı güvenlik servislerine sızmış İslamcıların listesi uzun ve üzücüdür.)
Son derece yüklü güncel konularla ilgili soruların yokluğuna dikkat edin. Bunun nedeni İslamcı görüşlerin İslamcı olmayan bakış açılarıyla çakışmasıdır; pek çok İslamcı olmayan birey bu konularda İslamcılar ile hemfikirlerdir. Leil Leibowitz'in İsrail'i "ılımlı İslam'ın litmus testi" olarak görmesine rağmen, İsrail'in yok edilmesini talep edenler ve Hamas ve Hizbullah'ı meşru siyasi aktörler olarak görenler—ya da Bush yönetiminin 11 Eylül saldırılarını yaptığına inananlar ya da Amerika Birleşik Devletleri'nden nefret edenler sadece İslamcılar değildir. Pek çok İslam'a özgü soru (örneğin "Gayrimüslimlerin köleleştirilmesi kabul edilebilir bir durum mudur?") çok daha açık bir netice elde etme avantajına sahipken bu çapraşık konuları ortaya atmanın gereği nedir?
Yukarıda özetlenen mülakat protokolü geniş kapsamlı olup ciddi bir süreç boyunca farklı formulasyonlar kullanarak gerçeği ve tutarsızlıkları araştıran pek çok spesifik soru sormaktadır. Hızlı, kolay ya da ucuz değildir, yetkili memurun mülakat yapılacak kişi hakkında nasıl bir toplumdan geldiğii ve İslam dini hakkında bilgili olması gerekmektedir; bir bakıma hem suçlanan hem de suçu bilen polis sorgucuları gibidirler. Bu sıradan bir süreç değildir ve bunu yapmanın kolay ve kısa bir yolu da yoktur.
Eleştiriler
Bu prosedür iki eleştiriyi de gündeme getiriyor: Trump'ın Müslümanlara hayır politikasından daha az güvenilir ve hükümetler için üstlenmesi zahmetli bir durumdur. Her ikisi de rahatlıkla bertaraf edilebilir eleştirilerdir.
Daha az güvenilir: Müslümanlara hayır politikasının uygulanması kolay gibi görünüyor ama kimin Müslüman olduğunu bulmanın kendisi bir sorun (Ahmediler Müslüman mıdırlar?) Dahası, böyle bir politika yürürlükte olduğunda Müslümanların dinlerinden vazgeçiyor veya başka bir dine olasılıkla Hıristiyanlığa geçiyor gibi yapmalarını ne engelleyecek? Bu faaliyetler yukarıda tanımlanan aynı derin araştırmayı ve yoğun mülakatları gerektirir. Bilakis, din değiştiren kişi sözde yeni dini hakkına bir şey bilmemenin arkasına saklanacağından gerçekten Hıristiyanlığa dönen birini sahtekarca davranan birinden ayırmak bir İslamcıyı ılımlı bir Müslümandan ayırmaktan çok daha zordur
Çok zahmetli: Doğru, prosedür pahalı, yavaş ve yetenekli uygulayıcılar gerektiriyor. Ancak bu aynı zamanda ben de dahil olmak üzere pek çok kişinin çok sayıda göçmenin hızla ülkeye girmesiyle kontrolden çıktığını düşündüğü süreci yavaşlatma gibi bir faydaya sahiptir. 1965 yılında göçmenler nüfusun yüzde 5'ini oluşturuyordu, bu oran 2015 yılında yüzde 14'e ulaştı ve 2065 yılında yüzde 18'e ulaşması beklenmektedir. Bu, özellikle pek çok göçmen Batının dışından gelirken bu insanları Amerika Birleşik Devletleri'nin değerlerinin bir parçası haline getirmek için çok büyük bir sayıdır; yukarıdaki mekanizma bu durumu yavaşlatmanın bir yolunu sunmaktadır.
Vize amaçlı bu tür soruşturma ve elemeden geçirmenin kanunsuz olduğunu iddia edenler için; örneğin, daha önceki vatandaşlık mevzuatları başvuran kişinin "Anayasanın ilkelerine bağlı olmasını" gerektiriyordu ve bu durum tekrar tekrar yasal bulunmuştu.
Son olarak, bugünün ılımlı Müslümanları yarının öfkeli İslamcıları haline gelebilirler; ya da şu anda bebek olan bir kız çocuğu yirmi yıl sonra cihadcı olabilir. Herhangi bir göçmen bir gün düşmana dönüşebilecek olsa da, bu tür değişimler Müslüman doğanlar arasında çok daha sık olmaktadır. Bunun olmamasını garanti altına almanın bir yolu yoktur ama kapsamlı araştırma ve sorgulamalar ihtimalleri azaltır.
Sonuç
Ülkeyi İslamcılardan gerçekten korumak büyük bir yetenek, kaynak ve zaman taahhüdü gerektiriyor. Ancak doğru bir şekilde ele alındığında bu sorular Müslümanlar arasındaki düşmanı dosttan ayıran bir mekanizma sunar. Bunların aynı zamanda göçü yavaşlatma gibi bir yararı da vardır. Trump başkan olmadan önce bile, AİİK'ya inanılırsa, ABD Gümrük ve Sınır Güvenliği Bürosu burada savunulan sorulara benzer sorular soruyordu. (ABD'nin hakkında ne düşünüyorsunuz? Cihad hakkındaki görüşleriniz nedir? Tüm liste için eke bakın.) Trump'ın desteği ile, bu etkili "İslamcılara hayır" politikasının sistematik hale gelme yolunda ilerlediğini umalım.
Ek
18 Ocak 2017 tarihinde, Donald Trump Amerika Birleşik Devletlerinin başkanı olmadan saatler önce, Amerikan-İslami İlişkiler Konseyi (AİİK) Florida ofisi Gümrük ve Sınır Güvenliği Bürosu hakkında Müslüman vatandaşları dini ve siyasi görüşleri ile ilgili sorguya çektiği için10 tane şikayeti işleme koydu. Sorulduğu iddia edilen sorular arasında şunlar vardı:
1. Dindar bir Müslüman mısınız?
2. Sünni mi yoksa Şii misiniz?
3. Hangi düşünce tarzını takip ediyorsunuz?
4. Hangi Müslüman alimleri takip ediyorsunuz?
5. Şimdiki Müslüman alimlerden kimleri dinliyorsunuz?
6. Günde beş kere namaz kılıyor musunuz?
7. Bavulunuzda neden bir seccade var?
8. Bavulunuzda neden Kuran var?
9. Suudi Arabistan'ı ziyaret ettiniz mi?
10. Suudi Arabistan'ı ya da İsrail'i hiç ziyaret edecek misiniz?
11. Tebliğ Cemaati hakkında ne biliyorsunuz?
12. ABD hakkında ne düşünüyorsunuz?
13. Cihad hakkındaki görüşleriniz nedir?
14. Hangi camiye gidiyorsunuz?
15. Caminizde aşırı/köktenci görüşlere sahip bireyler var mı?
16. İmamınız aşırıya kaçan görüşler ifade ediyor mu?
17. Caminizde Cuma hutbesi veren diğer imamların ve topluluk üyelerinin görüşleri nedir?
18. Aşırı görüşlere sahipler mi?
19. Hiç Cuma namazını yönettiniz mi? Topluluğunuzla neleri tartıştınız?
20. [Çeşitli terör örgütleri] konusundaki düşünceleriniz nedir?
21. Hangi sosyal medya hesaplarını kullanıyorsunuz?
22. Facebook hesabınızın kullanıcı adı nedir?
23. Twitter hesabınızın kullanıcı adı nedir?
24. İnstagram hesabınızın kullanıcı adı nedir?
25. Ebeveynlerinizin, akrabalarınızın, arkadaşlarınızın adları ve telefon numaraları nedir?
AİİK ayrıca Kanadalı Müslümanların da büro tarafından sorgulandığını ve girişlerine izin verilmediğini iddia ediyor:
1. Sünni mi yoksa Şii misiniz?
2. Senin gibi birinin ülkemize girmesine izin vermeli miyiz?
3. Hangi sıklıkla namaz kılıyorsunuz?
4. Sakalınızı neden kestiniz?
5. Hangi düşünce tarzını takip ediyorsunuz?
6. Müslümanlara yönelik Amerikan dış politikası hakkında ne düşünüyorsunuz?
7. Gayrimüslimlerin öldürülmesi konusunda ne düşünüyorsunuz?
8. [Çeşitli terör örgütleri] hakkında ne düşünüyorsunuz?
Son olarak, AİİK sorguya alınan bu kişilerin büro tarafından "2 ila 8 saat arasında tutulduklarını" belirtiyor.
Sayın Pipes (DanielPipes.org, @DanielPipes) Orta Doğu Forumu'nun başkanıdır. Bu analiz Ilımlı İslam'ın Analizi'ndeki bir bölümden türetilmiştir, editör Richard Benkin (Lanham, Maryland: Lexington Books, 2017). © 2017 Daniel Pipes. Tüm hakları saklıdır.