Geoffrey Blainey, The Causes of War (Savaşın Nedenleri) isimli mükemmel araştırmasında dikkati, siyasetçilerin savaşa olası bir kazanma konusunda iyimser başladıklarına, aksi takdirde savaştan kaçınacaklarına çeker.
O zaman Hamas neden İsrail'i tahrik etti? Hamas 11 Haziran'da İsrail'e karşı ani roket saldırılarına başlayarak Kasım 2012'den beri devam eden sükûneti darmadağın etti. Bu ani patlamanın arkasındaki sis perdesini araştıran İnternet gazetesi Times of İsrael editörü David Horovitz mevcut savaşın cereyan etmesi için bile "un ufak inandırıcı bir neden olmadığı" sonucuna ulaştı. Peki, İsrailli yöneticiler neden savaştan kaçınarak minimal bir tepki verdi? Gerçi iki tarafta bunun nedenini, İsrail'in askeri gücünün her alanda—istihbarat toplama, komuta ve kontrol, teknoloji, ateş gücü, hava sahası hakimiyeti—Hamas'tan üstün olduğunu biliyor.
Peki, rollerdeki bu değişimin açıklaması nedir? İslamcılar kaybetmeyi umursamayacak kadar fanatikler mi? Siyonistler can kaybı konusunda çok mu endişeliler?
Aslında Hamas'ın önderleri oldukça rasyoneller. Hamas liderliği periyodik olarak (2006, 2008, 2012) İsrail ile savaşmaya askeri alanda kaybedeceklerini çok iyi bilerek ama siyasi alanda kazanacakları konusunda iyimser olarak karar veriyor. Diğer taraftan İsrailli yöneticiler askeri olarak kazanacaklarını varsayıyorlar ama—kötü basın, Birleşmiş Milletler kararları ve bunun gibi—siyasi yenilgi korkusu taşıyorlar.
Siyaset üzerine odaklanma tarihi bir değişimi temsil etmektedir; İsrail var oluşunun ilk 25 yılında varlığına karşı yinelenen göz dağlarıyla karşılaştı (özellikle 1948-49, 1967 ve 1973) ve hiç kimse bu savaşların nasıl sonuçlanacağını bilmiyordu. Tüm İsrail basınının sessiz kalması bir felaket olacağı duygusunu uyandırırken, Mısırlıların müthiş zaferler kazanacağını ilan ettiği 1967 Altı-Gün Savaşı'nın ilk gününü hatırlıyorum. İsrail'in savaş tarihindeki en büyük zaferi kazandığını öğrenmek bir şok olmuştu. Buradan çıkan sonuç ise savaşın sonucuna savaş alanında önceden kestirilemeyecek bir şekilde karar verildiği idi.
Artık: Son 40 yılda Arap-İsrail savaşlarının muharebe alanındaki sonucu önceden öngörülebilmiştir; herkes İsrailli güçlerin galip geleceğini bilir. Bu bir savaştan ziyade polisler ile hırsızlar arasında bir meselesidir. Ne gariptir ki, bu dengesizlik, dikkati zafer kazanmaktan ahlaken ve siyaseten kaybetmeye döndürür. İsrail'in düşmanları İsrail'i weölümleri birden fazla fayda sağlayacak sivilleri öldürmesi için kışkırtır.
2006 yılından beri gerçekleşen dört çatışma Hamas'ın "direniş" konusunda lekelenen ününü temizledi, ülke içinde dayanışma inşa etti, İsrail'de yaşayan Araplar ve Yahudiler arasındaki anlaşmazlığı canlandırdı, Filistinlileri ve diğer Müslümanları intihar bombacı olmak için harekete geçirdi, İslamcı olmayan Arap idarecileri rahatsız etti, İsrail'i ağır eleştirilere maruz bırakan Birleşmiş Milletler kararlarını garantiledi, Avrupalıların İsrail üzerinde ağır yaptırımlar uygulamalarına neden oldu, Yahudi devletine karşı uluslararası Sol'un sert eleştiri musluğunu açtı ve İran İslam Cumhuriyeti ek yardım kazandırdı.
Siyasi savaşın mutlak zaferi kendini mazlum ve kurban göstererek küresel Sol'un sempatisini kazanmaktır. (Tarihsel açıdan bakıldığında, dikkat edilmesi gereken şey bunun oldukça tuhaf olduğudur: Geleneksel olarak, savaşçılar kendilerini korkusuz ve durdurulamaz olarak göstererek düşmanı korkutmayı denediler.)
Bu yeni savaş taktikleri ikna edici duygusal bir anlatımı, ünlü kişilerin desteklerini aktarmayı, vicdana hitap etmeyi, basit ama güçlü siyasi karikatürler çizmeyi içerir (İsrail'in destekçileri hem geçmişte hem de bugün bunda çok başarılı olma eğilimindeler). Filistinler fotoğraflar için fauxtography (sahte fotoğraf) ve videolar için Pallywood'un (karalayıcı ve kötü amaçla değiştirilmiş) ikiz hileli tekniklerini geliştirerek daha da yaratıcılık kazanıyorlar. İsrailliler bir zamanlar hasbara dedikleri mesajı doğru olarak yayma ihtiyacı konusunda ilgisizlerdi, ancak son yıllarda bu konuya daha fazla odaklanmış durumdalar.
Tepeler, kentler ve stratejik yollar Suriye ve Irak iç savaşlarında fevkalade derecede önemlidir ama Arap-İsrail savaşlarına ahlak, orantılılık ve adalet egemendir. 2006 yılında İsrail-Hamas çatışması sırasında yazdığım gibi, "Dayanışma, moral, bağlılık ve anlayış günümüzün çeliği, kauçuğu, petrolü ve cephaneliğidir." Ya da 2012 yılında yazdığım gibi: "Kurşunların yerini gazete makaleleri, tankların yerini sosyal medya aldı." Daha geniş anlamda, ABD liderliğindeki Afganistan ve Irak savaşlarında olduğu gibi, Batılı ve Batılı olmayan güçlerin mücadelesi söz konusu olduğunda bunlar modern savaş taktiklerindeki çok büyük değişimin bir parçasıdır. Clausewitzici terimle, çekimin yeni merkezi kamuoyudur.
Bütün bu söylenenlerden sonra Hamas'ın durumu nedir? 8 Temmuz'dan beri savaştaki kayıpları beklenenden daha yüksek görünüyor ve dünya çapında İsrail'e yönelik kınanmalar henüz yağmaya başlamadı. Hatta Arap medyası bile nispeten sessiz. Eğer bu tutum değişmeden kalırsa, Hamas İsraillilerin evlerini roket yağmuruna tutmanın hiç de iyi bir fikir olmadığı sonucuna varabilir. Nitekim Hamas'ı bir kaç yıl içinde başka bir saldırı girişimi gerçekleştirmekten caydırmak için Hamas'ın hem askeri hem de siyasi savaşı kaybetmesi hem de çok kötü bir şekilde kaybetmesi gerekiyor.
Sayın Pipes (DanielPipes.org) Orta Doğu Forumu başkanıdır. © 2014 Daniel Pipes. Tüm hakları saklıdır.